Bir medeniyet dili olarak da kabul edilen Osmanlıca, tarih içerisinde dünyanın en zengin; güçlü ve ahenk özelliği en yüksek dilleri arasına girdi. Bu alfabeyle Türkler, yaklaşık 45 bin eser, koca bir divan edebiyatı meydana getirdi. Günümüzde artık kullanmasak da hayatımızın her alanında bu medeniyet dilinin izlerini görürüz. Toplumsal hafızamızın en değerli hazinelerinden biri olan Osmanlıca eserler ve bu alfabe kullanılarak oluşturulan kıymetli belgeler bugün maalesef ki birçoğumuz için meçhul hükmünde. Kütüphanelerdeki bu hazinelerin, örümceklerin yuva yaptığı raflarda kapanıp kalmaması için Osmanlıca derslerini başlatıyoruz.
Vakfımızdaki Osmanlıca Dersleri ile Kur’an Elifbasını biliyor olsa bile daha önce hiç Osmanlıca çalışma yapmamış olanlar; Osmanlıca yazılmış kolay metinleri (matbu ve rik’a yazılarını) okuyabilme bilgi ve becerisine ulaşırlar. Türkçe asıllı olan kelime ve cümleleri Osmanlıca olarak yazabilme yeteneğini kazanırlar. Osmanlıcaya Arapça ve Farsçadan geçmiş kelimelerin gramer yapısını bilir ve bu kelimeleri rahatlıkla okuyup yazabilirler.
Osmanlıca okumaya başlarken hep şöyle korkuyla karışık bir itiraz gelir, “Yaa bunların harekesi yok, nasıl okuyacağız?” Korkmayın. Kur’an-ı Kerim okurken nasıl harekeler yardımı ile okuyorsak Osmanlıcada da hareke görevini yapan okutucu harfler vardır. Şimdi sakin olun ve bir Bismillah’la öğrenmeye başlayalım.